Fakirlik mi? Elektrik kontagi mi?



 Eger eziyet, dert ve bela ben dilenciye yoldaslik etmeseydi
Gurbet ellerde yalniz basima kalakalirdim ( Selimi)


"Nerede bir kundaklanan vatandasimiz var ise bir oradayiz" gibisinden bir  siar Almanya'daki son gelismelerden sonra devletimizin yurtdisindaki vatandaslari icin yerinde olabilir. Zira kollektif bellegimizde Möln ve Solingen'in izleri hala sicak dururken, NSU cinayetlerinin aydinlatilmak istenmemesi ve son olarak bu davada Türk basin mensuplarina yer verilmemesi aklimiza ilk etapta irkci odakli saldirlari getiriyor ve getirecek de.

Stuttgart'taki elim yanginda bir anne ve yedi cocugunun ölümünden sonra, devlet yetkililerinin birbiri ardina yaptigi " kundaklama degil" aciklamalarina bir benzeri daha eklendi. Bir Alman ve Arnavut vatandasin hayatina malolan yanginin ciktigi apartmanda Türklerin de oturdugu ögrenildikten sonra Bekir Bozdag su soruyu sordu: "Sadece Türklerin meskun oldugu evlerde mi elektrik kontagindan yangin cikiyor?"

Bu soruya iki türlü cevap verilebilir. Birincisi: "Almanya'da bir irkcilik sorunu vardir, irkci motifli saldirlarin üzeri böylece örtülmek istenmektedir. Böyle bir ihtimal olabilir. Hem hangi devlet böyle ayiplari siradan olaylarla örtmek istemez ki? Hatta bazi ülkelerde herkesin gözleri önünden yakilan insalarin görüldügü davalarin zaman asimina ugradigi bile oluyor."
Ikinci cevap su olabilir: "Türkiyeli göcmenler gelir durumlarindan dolayi restorasyon ihtiyaci olan, gettovari mahallerde devletin sosyal daireler (soziale wohnungen) diye tabir edilen alt gelir sinifina hitap eden yerlerde oturuyor Bu tür evlerde yangin cikma olasiligi, Türkiye'deki bir bakanin evinde yangin cikma olasiligindan cok daha fazladir."

Stuttgart-Backgang'da bir aileye mezar olan o evin eskiden deri fabrikasi olarak kullanildigi cogu kisinin malumudur. Almanya'daki Türklerin hangi sosyo-ekonomik kosullarda yasadigi bilinmedigi icin böyle aciklamalari son derece masumane ve art niyetsiz buldugumu da belirtmem gerekir. Böylesi olaylarda sadece kundaklama ihtimali üzerinde duran sayin yetkililere sormadan edemeyecegim.

Türk oldugu icin Hauptschule'lere gönderilen ve bu yüzden istedigi meslegi yapamayan genclerin hayalleri KUNDAKLANMIS sayilmaz mi?

 Herhangi bir yol gösterini olmadigi icin, ömrünün bir kismini ya da kalanini dört duvar arasinda gecirmek zorunda kalan delikanlilarin yillari KUNDAKLANMIS sayilmaz mi?

 Frankfurt'ta, Berlin'de, Hamburg'da ya da Almanya'nin herhangi bir yerinde vücudunu satmak ve fuhus yapmak zorunda kalan kizlarin gelinlikleri KUNDAKLANMIS sayilmaz mi?

Memleketine gidemez halde, dilini bile yarim yamalak bildigi insanlarla hayatin kiyisindaki bir huzurevinde ömrünün geri kalanini gecirmek zorunda kalan, hani o parmak izlerini bile kaybeden ninelerin ve dedelerin ömürleri KUNDAKLANMIS sayilmaz mi?

Tam altin vurusu yapacakken yakalanmis bir genc, sadece tatillerden tanidigi bir ülkeye gönderilirken iki polis esliginde, birakmak zorunda kaldigi hatiralari KUNDAKLANMIS sayilmaz mi?

Cocuklarina anneleri temizlik yapmaya giderken onunn neden calisamadigi sorulan issiz bir babanin, babaligi KUNDAKLANMIS sayilmaz mi?

Kundaklanmis olmak icin birinci, ikinci ve ücüncü derece yaniktan haric bir de fakir olmak vardir. Bu vesile ile devlet yetkililerine sunu demek istiyorum: " Ve o yangin hicbir zaman sadece elektrik kontagindan cikmaz!"

Bu yüzden vatandaslarinizin hangi kosullarda yasadigini bilmekte büyük varar!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder