Ein "anderer" Almanci meldet sich zu Wort!

Türkiye'de büyüyen ve yasayan her insanin muhtemelen asina oldugu bazi sahneler vardir. Sik okunan istiklal marslari, "ya allah bismillah"lar, ya da "biji apo"lar. Tüm bunlarin yaninda en sik gördügümüz sembollerden biri de süphesiz Türk Bayragi'dir. Bu tür sembollere Türkiye'dekiler asinadir da, Avrupa'da yasayanlar sik karsilasmazlar bayrak ya da devlet kurucusunun fotograflari gibi sembollerle. Nice zamandir yurt disinda yasayan yeni bir almanci olarak ben de artik unuttum neredeyse bu tür sembolleri. Taa ki yolum Amerika`ya düsene dek... Bayrak sembolü ile devlet dairesinde uzun süre sonra karsilasmak bir parca düsündürdü beni. Madem düsündüm, bloga koyayim da isteyenler de düsünsün deyu sizler icin kalitesi düsük bu fotografi cektim. Bunun yaninda öyle hemen her yerde göremeyeceginiz bir iki fotograf daha var alt tarafta.

"Iste burasi Amerika olmali" dedirten cinsten fotograflar. En azindan bana öyle düsündürdüler. "Girmeden pistovlari suraya birakin hele agalar" tabelalari, "mabadini sicak arac koltugundan kaldirmadan banka hesaplarina ulasmak isteyenler" icin düsünülmüs 'drive-in' atm'ler, "kendini elma zanneden armutlar" ve hemen her tür devlet dairesi ve vatansever amerikalinin evlerinde, arabalarinda, üstlerinde baslarinda, donlarinda bikinilerinde görebileceginiz meshur ami bayraklari. Iste 4 karede bir almancinin gözünden ilk Amerika izlenimleri!

pistov patlamasin

drive-in atm

bayrak

el-mut

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder