almanci dili ve edebiyati (dil yarasi yazilari - 1)

herseyin basi, ustalara saygi kusagi.

sinav yazmak: üniversiteye basladigimda ilk karsima cikan örneklerdendi, bende yeri ayridir. prüfung/klausur schreiben'den tercüme. aslinda eylemin kendisini göz önünde bulundurunca sinav olmak ve sinava girmekten daha gercekci ve mantikli oldugunu düsünmüyor degilim. bu ezlemde bulunan arkadaslar sonrarinda da not almaz; bir yazar, iki yazar, gün gelir bes yazar. evet, almancilar da not da yazilan birseydir.

ögrenmek: bu arkadaslar sinav icin calismaz, ögrenir. lernen'dan tercüme tabii ama ezberci olmayan egitim sistemi sayesinde isin mantigini kavramak, ne idügünü ögrenmekle de ilintili olabilir.

u-bahn/otobüs almak: araca binmekle yetinmeyip onu edinme anlami tasimiyor, sadece die bahn/den bus nehmen'dan tecüme.

devam gitmek/sürmek: özellikle yol tarifi sirasinda sikca duyabileceginiz fiiller. hep bu weiter'in basimiza actiklari bunlar!

ehliyet yapmak: ehliyet edinmenin ucuz yolu! evet, führerschein machen imitasyonu.

kart: garsonundan müsterisine lokantalarda menü yerine (speise)karte'nin tercümesi kullanilir.

tanimak: izlenmis olan film, dinlenmis olan sarkici/sarkici icin kullanilan ifade. ilk baslarda etrafinizdaki insanlarin bütün meshurlarla arkadas oldugu zehabina kapilmaniza sebep olabiliyor bu "kennen" tercümesi. bir süre sonra alisiyorsunuz.

oynamak: almanlarin ensturman ile kurdugu iliskinin "spielen" olmasindan kaynakli bir sorun. bunlarin dj'leri de ya "auflegen" eder ya "spielen". öyle olunca dj'ler de oynayabiliyor.

bittim: (öncelikle, yine yeniden ustalara saygi kusagi.) isini bitiren almancinin bu sirada kendisinin de yorgunluktan bittigini ifade etmek yerine icindeki "ich bin fertig!" coskusunu paylasma cümlesi.

terminlesmek: randevulasmak. terminlesiyorum mütemadiyen!

kranka cikmak: ben diyeyim rapor, siz deyin attest almak.

ay isimleri: almanlarin aylari isimleriyle oldugu kadar sira sayi sifatlariyla tesmiye etmesinin etkisi, gücünü türkce ay isimlerini bilmemekle birlestirince ortaya 3. ay, 7. ay gibi sonuclar ve pek tabii "kacinci ayda?" gibi bir soru cikiyor.

ğ-y: türkceyi genel olarak duyarak ögrenen almanci kardeslerimiz yazarken ğ harfi yerine y harfini kullaniyor siklikla. en cok rastladigim örnekler deyil ve eylence, ki bu konuya daha önce deyinmisligim de var.

izne gitmek: listenin sosyoekonomik hakikati, gurbetciligin ruhu. yil boyunca senelik izinde türkiye'ye gitmeyi beklemenin kelime olarak ortaya öyle icten cikmasi, ki zaten sadece türkiye'ye izne gidilir!

ayrica acayip (acciyip seklinde telafuz edilerek), aynen kelimelerinin ve bir övgü olarak "cok saglam"in fazlaca kullanilmasinin yani sira "hey corc versene borc" yillarinda kaldigi sanilan moruk kelimesinin bu dilde varligini sürdürdügü görülmektedir. (evet anam babam, "alter"in muadili olarak!)

bu bir "almanciyla dalga gecme" yazisi degildir, hemen koy vermeyin.
olay ters mevzu baska.
meseleyi derinlestirecegim, o zaman boy veririm!

hadi tschüß!

ps: flört'ün sarkisi malum ortamlarda ancak bu klipte var, kismet.

15 yorum:

  1. televizyon bakmak, film-dizi bakmak...

    YanıtlaSil
  2. katkı yapasım geldi; çay dökmek...şıtres...film/televizyon bakmak...terminleşmek. açılımlar da sizden olsun :-)

    YanıtlaSil
  3. Montag günü görüselim...

    YanıtlaSil
  4. evet, özellikle televizyon/film bakmak düsünürken aklima gelmisti yazarken atlamisim. sizin de katkilarinizla liste güncellenecek.

    YanıtlaSil
  5. Kasakağıdını göremedim :p

    YanıtlaSil
  6. birseftalibin06 Ağustos, 2012

    drucken yapmak (ki yeni almanca ögrenmekte olup, drucken ile drücken arasinda farki bilmeyenlerin hayatina yeni bir bakis acisi bile getirebilir bence)

    YanıtlaSil
  7. Moralim bozuldu bunlari okuyunca ! ;D

    YanıtlaSil
  8. bu bizim yaptığımız tamaaamen bir çeşit 'türk dilini statik yapısından kurtarma' çabasıdır! bir nevi kalıplardan arındırma mücadelesidir! o halde: yaşasın almancının dil hususundaki esnekliği! :p

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. isin o boyutu da var tabii ki, göz ardi edilmemesi gereken. yani nasil belirli yörelerde belirli kelimeler, ifadeler varsa zaman icerisinde almanya'dakilerin de kendine has bir dil gelistirdigi söylenebilir ve bunun kendi icerisinde bir aciklamasi da var. tabii bunun disaridan gelen biri icin "komik" olmasi da bir bakima normal. bu konuda devam yazacagim insallah! :)

      Sil
  9. Bende hep, lernen'in auswendig lernen'in kisaltmasindan geldigine dair bir izlenim vardi, hatta aksi durumda söz konusu ezber degilse üben kullaniliyor diye dusunuyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. türkce "ögrenmem lazim." veya "sinav icin ögreniyorum." gibi cümleler duymussunuzdur herhalde. :)

      Sil
  10. mac oynamak (mac yapmak yerine), kapatmak (söndürmek yerine): mumu kapatmak, isigi kapatmak, film ve dizi bakmak, mac bakmak...

    YanıtlaSil
  11. ayni sekilde 'Almancilar' türkceyi bire bir almancaya ceviriyorlar. Bence bu zaman zaman daha kötü olabiliyor. Düsünüyorumda, bende bir kac sene öncesine kadar böyle mi konusuyordum acaba?!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bu konuda devam yazacagim, bunlara da deginmek istiyorum. senin türkcen epey ilerledi, es lebe erasmus! :) de'leri de ayirdin mi, kim tutar seni! :))

      Sil
  12. Haha. Bayıldım. Bu 8.ay sıcaklarında iyi gitti. ;)

    YanıtlaSil