hemsehrilerimiz kusagi - tuncel kurtiz


"kasım 88. kasımın son haftası. yandı kafamın son tahtası. sabahtır, pazardır. yani aslında bizim sokağın pazarı dündü. cumartesi yani. öğlen üstündeyiz. kahve içilmiştir. ozburn ispanyol. porto şarabından yapılıyor. bir cigara yakalım. brandy güzel. bir tadı var, çikolata. bir cigara yakalım. burası bizim çadır. savini platz civarında. yani "berlin şehrinin orta yeri sinema, garipliğim mahzunluğum duyurmayın ölmüş anama." bir cigara yak tuncel. biliyor musun benim üç ismim var. tt kurtiz. ortadaki t aslında tayanç. ben bugünlerde bir t daha koyuyorum. ttt kurtiz. ko bi daha. t mi arıyorum bugünlerde goethe sokağında aşağı yukarı. sabaha karşı karşısında sabahın, karşıda bir büyük avluya girersin. karşılarda bir siluet olarak eski sinagog ve dikeyine çatılar. yağmur yağmuş. savaş sonu. kadınlar yüzlerini beyaz çamura bulamışlar. binlerce yıl öncesinin rüfai ritmi içinde dövünmekte, şerha şerha yaralar açılmakta sırtlarında, kırmızı çiçekler gibi gözyaşları nehir gibi akmakta, kızıl kanlara karışmakta, bir gökyüzü çekilir üstlerine, asma dalları salkımlarla donanmış, kehribar, altında ölü bir adam, çırılçıplak, üç kadın, heykel gibi cesedi açmakta, yüreği, bağırsakları ve burnundan beyni çıkarmakta, mumyalama, üretime dönüş, mavi gökyüzü, sarı sıcak güneş, dibekler, elekler, ziller, kağnılar, rütüel."

fotograf ve alinti: bölük pörcük - tuncel kurtiz

curvystrasse'nin nerede oldugunu cikaramayanlar icin schlesisches tor diyeyim, schlesische strasse diyeyim, lido diyeyim.

ayrica adresteki posta kutusuna dikkat: 36. 

kusagin daha önceki yazisi icin: hemsehrilerimiz kusagi - heinrich heine

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder