Gelse o korsan meclise

Berlin eyalet secimleri geride kaldi. Sonuclardan haberdar olmussunuzdur. En azindan 10 Türk kökenli milletvekilinin secildigini veya Korsanlar'in basarisini duymussunuzdur.ve secimlerin 18 Eylül 2011 tarihinde yapilmis oldugunu göz önünde bulundurursak unutmus bile olmalisiniz. Öyleyse sizi sizi söyle alalim.

Birinci parti olan SPD diger partilerle koalisyon görüsmelerine devam ediyor. Simdilik kesin olan, Wowi'nin Eyalet Basbakani olarak kalacagi. Yesiller ile görüsmelere baslayan SPD'nin anlasma saglayamayip rotayi CDU'ya kirmasinin sebebi ise bu partilerin A100 otobani insaati konusunda anlasamamis olmasi. Evet, Almanya'da politika böyle birsey, partiler ve duruslari bu tür önemsenmeyecek(!) meseleler üzerinden tanimlaniyor.

Malum ülkemizde dünyayi takip eden, algilayan ve yorumlayan büyük sahsiyetler var ve Almanya gibi gerek Avrupa icin gerekse Türkiye icin önemli olan bir ülkedeki secim sonuclari hakkinda bu büyük büyük sahsiyetlerin büyük büyük yorumlariyla aydinlanmissinizdir. Ben de deginilmemis oldugunu düsündügüm noktalardan bahsedeyim. 

Efendim, basbakanin Alman vakiflari aciklamasi cok daha fazla mi gündem oldu? Hadi canim, yok artik! 

* Secime katilim orani %60,2. Bu Almanlar da demokrasiden bihaber canim!Ayrica oy vermek herseyden önce bir vatandaslik görevidir!

* SPD, Yesiller ile veya CDU ile ikili koalisyon kurabiliyor. Bir önceki genel secimlerde kurulan büyük koalisyonun SPD adina iyi sonuclar dogurmadigini düsünürsek Berlin'de önümüzdeki yillarda ne kadar iyi sonuclar dogurur, süpheli. 

* Yesiller'in oyu beklendigi gibi artti ama artis beklendigi kadar olmadi. Bunda ve tabii ki FDP'nin baraj altinda kalmasinda Korsanlar'in etkisi büyük.

* CDU, Yesiller ve Sol Parti'nin Bati ve Dogu Berlin'de aldigi oylar arasinda ciddi farklar var. 

* Yesiller (%30,2) ve Korsanlar(%14,7)'in en cok oy aldigi ilce Friedrichshain-Kreuzberg. Sasirdik mi? Hasa!

* Korsanlar'in düzenledigi secim partisinde televizyondaki yorumlari takip etme imkani vardi. SPD secimin galibi, Korsanlar da sürprizi olarak gayet mutluydu. Yorumlara bakilirsa oylarini arttirmis olduklarindan dolayi Yesiller ve CDU da sevincliydi. Sol Parti'nin koalisyon ortagi olamayacak olmasi ve FDP gibi "Avrupa karsiti" olarak tanimladiklari bir partinin barajin altinda kalmasi Yesiller'in de secim sonuclarini kutlamasini sagliyordu. Kendimi bir anda Türkiye'de bir secim takip ediyormuis gibi hissetmistim: Kaybedeni olmayan bir secim! Sol Parti'den ve FDP'den birileri de cikip "secimi nasil kazandiklarini" aciklasaydi tam olacakti, olmadi!

* Yesillerin cevreden gelip merkezde kendine yer edinmesinden sonra Korsanlar cevreden yola ciktilar ve "baska bir siyaset mümkün" deme firsati yakaladilar. Bu tabii ki Berlin'de olabilirdi ve öyle oldu. Secim aksami sonuclari Korsanlar'in Berlin'deki secim partisinde takip ettim. Oylarindaki yükselmeden sonra en cok sevindikleri durum FDP'nin barajin altinda kalmasiydi. Liberal politikalarin yeni temsilcisi olarak kendilerini görüyorlar. Yesiller gibi belli bir banda oturmus partinin yerine giderek eriyen FDP'yi hedef secmeleri akilli bir tercih olabilir. Korsanlar'in Berlin'de gösterecegi performans basta Almanya olmak üzere bütün Avrupa'da Korsanlar'in geleceginde belirleyici olacagi gibi Türkiye gibi siyaset algisinin ve toplumun siyasete katiliminin kisitli oldugu bir ülke icin de ögretici olabilir. Siyasi Partiler Kanunu icler acisi bir halde olan ve partilerin carsaf liste bile uygulayamadigi bir ülke icin adayini kura ile belirleyen bir parti ne ifade edebilir bilemiyorum ama...

Asagida secim döneminde kullandiklari iki afisin fotografini görebilirsiniz. Bu iki afis hitap ettikleri kitlenin dilini nasil etkili kullandiklarina ve diger partileri aynilastirarak onlarla aralardindaki farki nasil sade ve basarili bir sekilde vurguladiklarina güzel birer örnek bence.



Korsanlar'in Berlin'den Eyalet Basbakani adaylari olan Andreas Baum'un secimlerden önce RBB'de katildigi bir programda vaatlerini anlatirken gelen kendisine yöneltilen "Iyi güzel konusuyorsun da, bunlari nasil yapacaksin? Berlin'in borcu ne kadar biliyor musun?" minvalindeki soru/elestiri bizim icin cok yabanci bir durum degil. Ama konuya hakim olmayan Baum'un "Benim adim Andreas Baum. Parayi bulacagim diyorsam ben parayi bulurum." demeyip Berlin'deki secim periyoduna damga vuran "viele, viele Millionen." tahmini sonrasinda Korsanlar'in yapmis oldugu uygulama ne demek istedigime dair güzel bir örnek. Uygulama derken ne demek istedigim tam anlasilmamis olabilir, gercek bir uygulamadan bahsediyorum. Bu uygulama ile I-Phone'unuzdan veya su adresten internet tarayicinizdan Berlin'in borcunu ani anina ögrenebilirsiniz.

Olay yerinden bildireceklerim simdilik bu kadar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder